Deprecated: Automatic conversion of false to array is deprecated in /home/obidibidi/domains/bidibidi.com/public_html/galeri/include/debugger.inc.php on line 114
sanatçılar - HAKAN PEKER - Bidibidi Resim Galerisi

Bidibidi Resim Galerisi


Ana Sayfa Kayıt ol Giriş
Albüm Listesi Son yüklenenler Son yorumlar En çok bakılanlar En beğenilenler Favorilerim Ara
Ana Sayfa > Benim Resim Galerim > gülyabani > sanatçılar
HAKAN PEKER
1963 yilinda Istanbul'da dogdu... 
Dans onun için, çocuklugunun ilk yillarindan beri bir tutkuydu. 
Gene Kelly, Fred Astaire, John Travolta ve Michael Jackson'un danslari onu çok etkiliyordu. Sürekli onlarin danslarini taklit eden çalismalar yapiyordu. 
Ilk gençligi, discolarda geçti. Bu arada profesyonel çalismalar dönemi de basladi. Seyyal Taner, Deniz Erkanat'in dansçisi olarak çalisti. 
1981'de Türkiye Dans Yarismasi'nda aldigi birincilik ona, söhret kapilarinin açýimasini sagladi. 
Bu tarihten sonra, TRT'nin eglence programlarinda ve çesitli yurtiçi ve yurtdisi konser organizasyonlarinda "Hakan Peker Dans Grubu" kendini göstermeye basladi... 
Hakan Peker için dans önemliydi, ama asil ilgi alani müzikti. Özellikle Türk Sanat Müzigine tutkundu. Halk müzigini de çok seviyordu. 
En büyük hayali, ismini sarkici olarak da duyurmakti. Ama sarkiciligini, dansciligiyla da bütünlestirmek istiyordu. Bunun için de sevdigi müzik türleri uygun degillerdi. O da pop müzik söylemeye karar verdi. 
Hayallerinde, o gün de, bugün oldugu gibi, Michael Jackson'un "Thriller'i, John Travolta'nin "Grease"i gibi projelerin bas kahramani olmak vardi. 
Önceleri dans ederek, Ingilizce sarkilar söylemeye basladi. Özellikle genç kizlar ona bayildilar. 
O da bu begeniden güç alarak ilk albümünü yapmaya karar verdi. 
1989 yilinda ilk albümü piyasaya çikti. "Bir Efsane" ismini tasiyan albüm çok begenildi. Üzerinden 10 yili askin bir süre geçmesine ragmen, özellikle albüme ismini veren parça "Bir Efsane" best of çalismasinin da destegiyle hala ilgi görmeye devam ediyor. 
1990 yilinda çikan "Camdan Cama"da, sanatçiya istedigi basariyi ve parayi getirdi. 
Albümlerinin elde ettigi basarunin ardindan, Hakan Peker kendi prodüksiyon sirketini kurarak hem kendi albümlerini bu sirketten çikarmaya basladi, hem de yeni sanatçilarin müzige kazandirilmasini sagladi. 
Hakan Peker'in müzik dünyasina kazandirdigi sanatçilari sayacak olursak, su isimlere rastliyoruz; Burak Kut, Zafer Peker, Özlem Tekin, Ali Güven, hatta ve hatta Ayna Grubu'nun meshur Erhan Güleryüz'ü de ilk albümünü Hakan Peker'in destegiyle çikarmisti. 
"Hey Corc", "Amma ve Lakin" albümleri kendi sirketinden çikardigi ve kariyerini saglamlastirdigi albümler oldu. 
1995 yilinda çikardigi "Atesini Yolla" albümü, onun farkli bir döneme girmesine de yol açti. Bu albümde sarkilarin klip yönetmenliklerini de üstlendi... 
Bir röportajda, "Basaridan sikildim. Biraz basarisizligi deneyimlemek istiyorum," demisti. Ama görünen o ki Hakan Peker'in basarisizligi; basarisizligi deneyimleyememek. 
Çünkü, son albümü "Illaki Hakan Peker"deki sarkilar yine çok söyleniyor ve albüm yine en çok satan albümler arasinda yer aliyor. 
Yine bir röportajda, basariya giden yollari anlatirken sunlari söylemisti; " Herseyi, daha dansçiligim dönemimde, ince ince planladim. Her tasi uygun yere yerlestirdim ve uygulamaya basladim. Asla taviz vermedim. Her zaman duygularimin önüne mantigimi koydum ve sonunda basariyi yakaladim." 
Hakan Peker basariya giden yolda, dostluklarin çok önemli oldugunun da bilincinde, sanat dünyasindan en siki dostlari ise, Eda- Metin Özülkü, Ercan Saatçi, Izel, Aykut Gürel, Ferda Anil Yarkin. 
"Illaki Hakan Peker" albümünde, Hakan Peker'i en çok etkileyen sarki "Karam" olmus. Özellikle Özkan Ugur'un bu parçada yaptigi vokal onu derinden etkiliyormus. 
Hakan Peker için evlilik su siralar uzak bir ihtimal. Evlenmeyi düsünmedigini ama bu konuda büyük konusmanin, "kesinlikle" demenin yanlis oldugunun da bilincinde. Herseyi akisina birakmis. Sanatçi evliliklerinin uzun olmayacagi konusuna ise pek katilmiyor, "Sanatçi için evliligin sürmesi zor ama, imkansiz degil" diyor. 
Hakan Peker, medyatik asklari sevmiyor.
Onun da hayalinde idealize ettigi bir kadin var. Ama bu kadin, fiziksel özellikleriyle degil, kisiligiyle onun hayallerinde yer aliyor. Hakan Peker'in ideallerindeki kadinin, özverili, dogal, uyumlu olmasi gerekiyor. Ayrica onun yaninda gölge gibi kalmamasi ve kisiligini ortaya koymasi da çok önemli. 
Hakan Peker için dogallik çok önemli. Birlikte oldugu kadinlarda bu özelligi arayan sanatçi, kendisi konusunda da ayni özelligi uyguluyor. Konusmalarinda olabildigince dogal ve dobra. Fiziksel bakim konusunda da dogalliktan yana, "Benim için temizlik çok önemlidir. Ama bakim konusunda öyle özel ürünler kullanmam," diyor. 
Su siralar ilk gençligini yasayan ogluyla da arasi çok iyi. 16 yasindaki bu genç adamla, babasi, birlikte çok iyi vakit geçiriyorlarmis. Balik tutuyor, futbol oynuyor, bol bol sohbet ediyorlarmis. Bu arada oglu, onun en siki hayranlarindan biriymis. Küçük Peker'in en büyük tutkularindan birisi ise basketbolmus. 
Hakan Peker özellikle aileler tarafindan çok begenilen bir sanatçi. O ise, bu konuda söyle diyor; "Ben elektrigimi insanlara olumlu yansitmayi basarabiliyorum. Insanlarin yüreklerinde pozitif duygular uyandirabiliyorum. Aileler tarafindan çok sevildigimi hissedebiliyorum. Beni benimsiyorlar, göz önünde olmadigim zaman özlüyorlar. Ama su da bir gerçek ki hersey karsiliklidir. Ben de beni seven herkese söyle seslenmek istiyorum "Hepinizi çok seviyorum."

HAKAN PEKER

1963 yilinda Istanbul'da dogdu...
Dans onun için, çocuklugunun ilk yillarindan beri bir tutkuydu.
Gene Kelly, Fred Astaire, John Travolta ve Michael Jackson'un danslari onu çok etkiliyordu. Sürekli onlarin danslarini taklit eden çalismalar yapiyordu.
Ilk gençligi, discolarda geçti. Bu arada profesyonel çalismalar dönemi de basladi. Seyyal Taner, Deniz Erkanat'in dansçisi olarak çalisti.
1981'de Türkiye Dans Yarismasi'nda aldigi birincilik ona, söhret kapilarinin açýimasini sagladi.
Bu tarihten sonra, TRT'nin eglence programlarinda ve çesitli yurtiçi ve yurtdisi konser organizasyonlarinda "Hakan Peker Dans Grubu" kendini göstermeye basladi...
Hakan Peker için dans önemliydi, ama asil ilgi alani müzikti. Özellikle Türk Sanat Müzigine tutkundu. Halk müzigini de çok seviyordu.
En büyük hayali, ismini sarkici olarak da duyurmakti. Ama sarkiciligini, dansciligiyla da bütünlestirmek istiyordu. Bunun için de sevdigi müzik türleri uygun degillerdi. O da pop müzik söylemeye karar verdi.
Hayallerinde, o gün de, bugün oldugu gibi, Michael Jackson'un "Thriller'i, John Travolta'nin "Grease"i gibi projelerin bas kahramani olmak vardi.
Önceleri dans ederek, Ingilizce sarkilar söylemeye basladi. Özellikle genç kizlar ona bayildilar.
O da bu begeniden güç alarak ilk albümünü yapmaya karar verdi.
1989 yilinda ilk albümü piyasaya çikti. "Bir Efsane" ismini tasiyan albüm çok begenildi. Üzerinden 10 yili askin bir süre geçmesine ragmen, özellikle albüme ismini veren parça "Bir Efsane" best of çalismasinin da destegiyle hala ilgi görmeye devam ediyor.
1990 yilinda çikan "Camdan Cama"da, sanatçiya istedigi basariyi ve parayi getirdi.
Albümlerinin elde ettigi basarunin ardindan, Hakan Peker kendi prodüksiyon sirketini kurarak hem kendi albümlerini bu sirketten çikarmaya basladi, hem de yeni sanatçilarin müzige kazandirilmasini sagladi.
Hakan Peker'in müzik dünyasina kazandirdigi sanatçilari sayacak olursak, su isimlere rastliyoruz; Burak Kut, Zafer Peker, Özlem Tekin, Ali Güven, hatta ve hatta Ayna Grubu'nun meshur Erhan Güleryüz'ü de ilk albümünü Hakan Peker'in destegiyle çikarmisti.
"Hey Corc", "Amma ve Lakin" albümleri kendi sirketinden çikardigi ve kariyerini saglamlastirdigi albümler oldu.
1995 yilinda çikardigi "Atesini Yolla" albümü, onun farkli bir döneme girmesine de yol açti. Bu albümde sarkilarin klip yönetmenliklerini de üstlendi...
Bir röportajda, "Basaridan sikildim. Biraz basarisizligi deneyimlemek istiyorum," demisti. Ama görünen o ki Hakan Peker'in basarisizligi; basarisizligi deneyimleyememek.
Çünkü, son albümü "Illaki Hakan Peker"deki sarkilar yine çok söyleniyor ve albüm yine en çok satan albümler arasinda yer aliyor.
Yine bir röportajda, basariya giden yollari anlatirken sunlari söylemisti; " Herseyi, daha dansçiligim dönemimde, ince ince planladim. Her tasi uygun yere yerlestirdim ve uygulamaya basladim. Asla taviz vermedim. Her zaman duygularimin önüne mantigimi koydum ve sonunda basariyi yakaladim."
Hakan Peker basariya giden yolda, dostluklarin çok önemli oldugunun da bilincinde, sanat dünyasindan en siki dostlari ise, Eda- Metin Özülkü, Ercan Saatçi, Izel, Aykut Gürel, Ferda Anil Yarkin.
"Illaki Hakan Peker" albümünde, Hakan Peker'i en çok etkileyen sarki "Karam" olmus. Özellikle Özkan Ugur'un bu parçada yaptigi vokal onu derinden etkiliyormus.
Hakan Peker için evlilik su siralar uzak bir ihtimal. Evlenmeyi düsünmedigini ama bu konuda büyük konusmanin, "kesinlikle" demenin yanlis oldugunun da bilincinde. Herseyi akisina birakmis. Sanatçi evliliklerinin uzun olmayacagi konusuna ise pek katilmiyor, "Sanatçi için evliligin sürmesi zor ama, imkansiz degil" diyor.
Hakan Peker, medyatik asklari sevmiyor.
Onun da hayalinde idealize ettigi bir kadin var. Ama bu kadin, fiziksel özellikleriyle degil, kisiligiyle onun hayallerinde yer aliyor. Hakan Peker'in ideallerindeki kadinin, özverili, dogal, uyumlu olmasi gerekiyor. Ayrica onun yaninda gölge gibi kalmamasi ve kisiligini ortaya koymasi da çok önemli.
Hakan Peker için dogallik çok önemli. Birlikte oldugu kadinlarda bu özelligi arayan sanatçi, kendisi konusunda da ayni özelligi uyguluyor. Konusmalarinda olabildigince dogal ve dobra. Fiziksel bakim konusunda da dogalliktan yana, "Benim için temizlik çok önemlidir. Ama bakim konusunda öyle özel ürünler kullanmam," diyor.
Su siralar ilk gençligini yasayan ogluyla da arasi çok iyi. 16 yasindaki bu genç adamla, babasi, birlikte çok iyi vakit geçiriyorlarmis. Balik tutuyor, futbol oynuyor, bol bol sohbet ediyorlarmis. Bu arada oglu, onun en siki hayranlarindan biriymis. Küçük Peker'in en büyük tutkularindan birisi ise basketbolmus.
Hakan Peker özellikle aileler tarafindan çok begenilen bir sanatçi. O ise, bu konuda söyle diyor; "Ben elektrigimi insanlara olumlu yansitmayi basarabiliyorum. Insanlarin yüreklerinde pozitif duygular uyandirabiliyorum. Aileler tarafindan çok sevildigimi hissedebiliyorum. Beni benimsiyorlar, göz önünde olmadigim zaman özlüyorlar. Ama su da bir gerçek ki hersey karsiliklidir. Ben de beni seven herkese söyle seslenmek istiyorum "Hepinizi çok seviyorum."

image.jpg image~0.jpg image~1.jpg image~2.jpg isinkaraca1nq.jpg
Bu dosyayı puanla (Güncel Beğeni Oranı : 1 / 5 etkiyen 5 oy